Bu Blogda Ara

20 Şubat 2012 Pazartesi

İsviçre Futbolu


Yıllardır tarih kitaplarında bize hep Emperyalizmin yani diğer adıyla Sömürgeciliğin 2. Dünya Savaşından sonra,3. Dünya Ulusları dediğimiz ülkelerin kurulmasıyla bittiği söylendi.Evet teoride bitti belki bu iş-Emperyalist bir devlet gidip bi yerde koloni kurup orayı sömürmüyor artık- ama bazı ülkelerin bu işi artık oraya giderek değil de o insanları kendine çekerek yaptığını düşünüyorum.Yani paranın çekim gücünü kullanmak.Bu devletlerden biri de İsviçre.ASlında olaya çok septik ve tek taraflı yaklaştım belki; İşi şu yönden de düşünebiliriz:Bu kadar ırkı birarada barındırmak da ciddi bir hoşgörü ve medeni bir bakış açısı gerektirir.Neyse olaya fazla da siyasi boyut katmayayım.Böyle bir giriş yapmamın sebebi İsviçre Futbolundaki bu çok ırklılığın bir nevi nedenini açıklamak.




Kongolu Celson Fernandes'ten tutunda Arnavut Behrami,Shaqiri,Xhaka kardeşler,Makedon Mehmedi,Nijeryalı Emeghara,Türk Eren-Gökhan,İtalyan Barnetta,İspanyol Alex Geijo'ya kadar çok çeşiti ırklardan oyuncu barındıran kosmopolit bir yapıya sahip kadrosu var.Dediğim gibi bunu 2 türlüde yorumlayabiliriz.


Tabi biz işin futbol kısmına bakıcağımızdan bunlarla fazla da kafamızı karıştırmayalım.Bu yazıyı yazmamdaki neden İsviçre Futbolunun son yıllardaki Milli TAkım ve kulüp bazında yükselişi ve iyi oyuncular çıkararak dikkat çekmesi.Ve Ali Ece'nin bir sözü vardır "Futbol Fakir halkların oyunudur" diye bunun da dışına çıkıyor olmaları.İsviçre futbolunun gelişimini şöyle hatırlayabildiğim kadarıyla 2006 yılında bize karşı aldıkları Dünya Kupası vizesiyle başlatayım.O zamanlar çok da kaliteli oldukları söylenemezdi ve oyuncuları da çok göze batan isimler değildi.Alexander Frei,Marco Streller,Ludovic Magnin,Blaise N'Kufo,Johan Vogel,Züberbühler,Hakan Yakın gibi o zamanın Avrupanın Standart takımlarında oynayan isimleriydi.Ama yeni "Futbol Ülkesi" olmaya aday bir takım için böylesi şampiyonalara katılmak önemlidir.Ve bu şampiyonada yanlış hatırlamıyorsam Brezilya ve Fransa ile aynı gruba düşmüşlerdi.Şampiyona başladığında o anki ruh halimi çok iyi hatırlıyorum;Gerek bizi şansa-Biz Türkler nedense hiç kötü oynayıp yenildik demeyiz- elemiş olmaları gerekse sonrasında çıkan malum olaylar nedeniyle İsviçre'nin Şampiyonadaki her maçını fark yer beklentisiyle büyük bir iştahla seyrederdim.Ama ne varki o grubu gol yemeden(Sonrasındaki gazete başlıklarını da çok iyi hatırlıyorum "SüperBühler")bitirmiş ve gruptan çıkma şansını son anda Fransa'ya kaptırmışlardı.Bu onlar için hiçte fena bir şampiyona olmamıştı.Sonrasında çok sistemli bir şekilde büyük turnuvalarda boy göstermeye başladılar.Ev sahibi oldukları Euro 2008'i bu olayın dışında bırakırsak yine bizim evde oturup izlediğimiz bir şampiyonaya 2010 Dünya Kupasına da katıldılar ve İspanya'ya şampiyonadaki ilk ve tek yenilgisini tattırmalarına rağmen grup 2.liğini Şili'ye kaptırdılar.

Başarıları sadece A Milli takım düzeyinde sınırlı değildi elbette.2007'de Nijerya'da Nassim ben Khalifa' önderliğinde kazandıkları u17 Dünya Şampiyonluğu ve 2010'da Finalde İspanya'ya(Ki Canales,Bojan,Mata,Busquets,Adrian gibi oyuncuları kadrosunda barındıran) kaybettikleri u21 Şampiyonası Genç Milli takımın ne kadar gelecek vaat ettiğini ve İsviçre futbolunun geleceğinin de sağlam olduğunu gösterir nitelikte.



Biraz bireysel yeteneklerden bahsetmek gerekirse bunlar arasında en göze batan isim kuşkusuzXheridan Shaqiri.Müthiş bir sol ayağa ve çok iyi dribling özelliklerine sahip bir oyuncu.Geçen ayokuduğum bir röportajında Atletico Madrid'in Arda Turan transferinde pürüz çıkması halindetransferde kendisine söz verildiğini söylemişti.Şimdiki Şampiyonlar Ligi performansından sonra belki Atletico gibi basamak takımına hiç ihtiyaç duymadan kendisini Elit bir takımda görebiliriz.


Bölgesel anlamda değerlendirecek olursak kalede güven veren bir isim Diego Benaglio var.Defansta yıllardır "Bunlar Arsenal kalitesinde değil" dediğimiz ve uzun süredir beraber oynayan Senderos-Djorou ikilisi yer alıyor.Beklerde de S.Lichsteiner-V.Behrami ve R.Ziegler-L.Magnin isimleri de çok önemli oyuncular.Bu bölgenin en büyük avantajı;Bizle oynadıkları 2006 yılı maçından beri aynı isimlerin süre gelmesi.


Orta saha bence İsviçre'nin en göz korkutan bölgesi.Burada orta saha(Mc) Gökhan İnler gibi dinamo ve aynı zamanda Maestro görevi yapan müthiş bir oyuncu var.O bölgede aynı zamanda Gelson Fernandes,Fabian Lustenberger,Blerim Dzemaili,Granit-Taulant Xhaka kardeşler,son ŞL maçlarında ön plana çıkan Basel'li FAbian Frei ve genç 10 Numara Young Boys'lu Moreno Costanzo gibi de genç,gelecek vaad eden ve dinamik bir orta sahaya sahipler.Takımda en kaliteli bölge olarak Kanatları gösterebiliriz.Orada Shaqiri,Barnetta,Behrami,Stoicker,Emeghara gibi "Kimi koysan süper oynar" diyebileceğimiz oyuncu bolluğu var.


Son olarakta takımın forvet kısmına bir göz atalım.Bu bölgede yılların eskitemediği Frei ve Streller ikilisi,belli bir kalitede olan Eren,Rotasyonda kullanılabilecek eski Levanteli Alex Geijo ve bence takımın 1. forveti olacak kapasitede olan Zürih'li Admir Mehmedi ile de bu bölgede bol alternatifli bir kadro var.




Sonuç olarak İsviçre futbolunun son yıllarındaki gelişimi;Burada anlattığım Milli Takım,geçen sene ŞL'de Fenerbahçeyi eleyen Tottenham'a kolay kolay teslim olmayan ve sonrasında Avrupa Liginde gruptan çıkıp bikaç tur atlayan Young Boys,bu sene Manchester United'a 2 maçta da yenilmeyen ve bu gruptan Manchester gibi bir takımı alt edip 2. tura çıkan Basel'deki bu gelişim bir futbolsever olarak ilgimi İsviçre futboluna çekti.Haa İsviçre Futbolunu bu kadar yazdımda bizden çok mu
iyiler?Hayır değiller belki ama böylesine "sistemli" büyüyen bir ülkeden belki alacak şeylerimiz
vardır.Ve bence İsviçre Futbolunun en büyük avantajı Ottmar Hitzfeld gibi bir hocaya sahip
olmaları.İsviçre belki kupalar kazanmayacak,Finaller oynamayacak belki ama 3-4 yıl içerisinde
turnuvalarda korkulan ve pozitif futboluyla turnuvalara renk katan bir takım olacaktır.



NOT:Arkadaşlar bu yazıyı İnternet ve Fm olmayan bir ortamda yazdım dolayısıyla bilgilerde-tarihlerde hatalar olabilir,Affola.

**Bu yazıyı belki klasik Fm Takım-Oyuncu incelemelerinin çok dışında bir yere koymamız gerekecek,bunun için yeni bir kategori açılmakta tereddüt edilebilir ama siz arkadaşlarımdan alacağım tepkiye göre Euro 2012 Genel bir takım değerlendirmesi de yapabilirim. 

-Mehmet Nuri ASLANKAN.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder